Bu bilgiler arşiv niteliğindedir.

DXYDaily211111.png

Dolar hafta itibariyle yeni rekorunu kırdı.Dolar endeksi 100.50 seviyesini aşarak, sadece gelişmekte olan ülke para birimlerine karşı değil, gelişmiş ülke para birimlerine karşı da doların üstünlüğünü artırdığını gösteriyor. Dolar/TL 3.40 seviyesinin üzerini gördü. Euro/TL 3.60 seviyesine yükseldi. Sepete baktığımızda ise, 3.50 seviyesine kadar yükselen bir fiyatlama hakim oldu.

ABD tarafına baktığımızda, haftanın önemli gelişmesi FED başkanı Yellen’ın senatoya yaptığı sunumdu. Yellen net bir şekilde ifade etti ki, görev süresi dolana kadar koltuğunun başında. Böylelikle Trump geldikten sonra Yellen gidebilir spekülasyonu ortadan kalktı. Enflasyon beklentilerinin özellikle artan ücretlerle birlikte desteklendiğini ifade ettiğini gördük. Bu durumda son dönemde yaşanan gelişmeleri destekleyen bir teyit niteliğindeydi. En önemlisi de açık bir şekilde FED’in faiz artırımlarının yakın dönemde başlaması gerektiğine yönelikti. Çünkü FED’in ekonominin ilerleyen dönemlerde aşırı derecede ısınacağına yönelik beklentiler içerisine girdiğini görüyoruz. Bunu destekleyen en önemli sebep ise, daha önce güçlü dolardan rahatsız olan FED’in artık bu rahatsızlığı çok dile getirmemesi. Diğer sebep ise, kademeli bir şekilde faiz artırımına gitmezsek geç kalınabilir ve ileride daha yüksek oranda artırımlar yapılabilir açıklamasıydı.

Durum itibariyle artık ipler kopmuş durumda. Küresel anlamda artan dolar talebinin içeride alınacak önlemlerle dizginlenemeyeceğine yönelik algı da günden güne artıyor. Bu nedenle TCMB’nin elinde bulunan iki önemli silahı kullanmasının bile kurda önemli bir geri çekilme yaşatmayacağı düşüncesi burada en önemli sorunlardan bir tanesi oluyor. Yabancı bankaların raporlarına baktığımızda, kur tahminleri artık 3.50’lerin üzerine oturmuş durumda. Hatta TCMB’nin olağanüstü toplantı ile birlikte faiz artırımına gideceğine yönelik beklentiler içerisinde olanlar da var.Ancak yaşadığımız süreç, iç dinamiklerdeki bozulmaların da kura negatif katkı sağladığı bununla birlikte küresel anlamda doların güçlendiği bir dönemeç. Bu durumda faiz artırmak ya da rezerv eritmek doğru bir strateji olmayabilir. Net rezervlerin 30 milyar dolar olduğunu görüyoruz. Faiz artırmak ise, düşen ekonomik aktivite içerisinde, doğru bir hamle niteliğinde olmayabilir. Bu nedenle TCMB’nin elinde sadece sözlü yönlendirme silahı kalıyor gibi bir durum söz konusu. Bunu da tek atışta doğru ve en proaktif cümlelerle kurmak önemli olacaktır. Ya da MB her ne kadar sadeleştirmenin sonuna geldiğini ifade etse de, hali hazırda orta bandı(Politika Faizi) yüzde 7.50’den 7.75’e çekip, hem tek faize geçebilir. Hem de faiz artırımına gidip, orta bandı, AOFM’yle eşit tutabilir. Bu da kur üzerinde etkili olabilecek bir silahtır. Ancak bu ihtimalin zayıf bir seçenek olduğunu belirtelim. 

Uyarı: Bu bölümde yer alan yatırım ile ilgili bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamına girmemektedir. Bu bölümde yer alan yorumlar ve tavsiyeler, yorumda bulunan kişilerin şahsi görüşlerine dayanmaktadır. Bu nedenle sadece bu bölümde yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmemelidir.

trive-sifir-komisyon-compact
Parasının değerini bilene asla durmak yok Sıfır komisyon fırsatı ile hisse alım-satımı Trive’da!